04 Ağustos, 2014

Bezginlik...

Merhaba herkese, tatilden döndüm.." Ne tatili ?? herhalde ara verdi onu kastediyor", diyenleriniz olacaktır, aradan değil gerçek tatilden bahsediyorum. En son yazdığım yazıdan sonra, Eylül'ümü aldım, anneanne ve dedemizi ziyarete gittik. Geçen senenin rekorunu kıramadık, bu yaz sadece 38 gün kalıp döndük :) Ama güzel bir tatil yaptık. Fotoğraf çekme işinde biraz daha istekli ve kabiliyetli olsam sizlerle bizim oraların ne güzelliklerini paylaşırdım ama, ümitsiz gibiyim bu konuda...

"İyi de bezginlikle ne alakası var? Ne güzel tatil yapmışsınız, muhteşem bir dönüş beklerdik biz senden ", diyeceksiniz, ama yok öyle olmadı. Dinlendim dinlenmesine, hatta kızım kollukları takıp "cuppa!" yapmayı çok sevdiği için uzun zamandır tadını çıkaramadığım kadar çok denizin ve güneşin tadını çıkardım ama Ankara'ya dönünce bir şeyler oldu...Sanki hiç tatil yapmamış gibi canı sıkkın, yorgun, bezgin bir ruh haline büründüm. Ankara o kadar sıcak o kadar sıcaktı ki, çoğu gün elime hiç bir iş almadan bitti günüm. Tatilde örmeye başladığım eve dönüşte biter diye umduğum işler bile hala beklemede...Bezginliğim o kadar arttı ki geçen Facebook'da paylaştım bunu. Yorumlar biraz hareketlendirdi beni, yarım örgülerden birini örmeye devam ettim. 

Pazar sabahı ise sanki içimdeki negatif enerjimi boşaltmam gerektiğini hissetmiş gibi kardeşim ve eşi, " haydi kahvaltıya Kızılcahamam' a gidelim " diye telefon ettiler. Hemen hazırlandık ve düştük yollara...Önce Kızılcahamam'da kahvaltı, sonra piknik yerlerinde ufak bir mola, sonra Güdül üzerinden Beypazarı...Akşam yemeği yerine geçecek geç bir öğle yemeği, Beypazarı'nda gezinti ve Ankara'ya dönüş...


Kızılcahamam-kahvaltı mekanı


Benim için çok güzel bir gün oldu, keşke daha iyi bir fotoğrafçı olsaydım da sizlere daha güzel resimler ulaştırabilseydim. 


Yeşilöz Köyü girişi-su molası



Burası üzerinden geçtiğimiz köprünün altında akan akarsu, kenarında piknik yapıyorlar, hatta içind eyüzenler bile vardı...Köprünün üzerinde Süvari yazıyordu, Güdül'den sonra Beypazarı'na doğru bir yerde ....






Beypazarı yolunda yolumuzu kesen keçi sürüsü :))


 
 
Pazar günü Beypazarı' da tatil yapıyordu...Turist çok ama açık yer azdı :(
 
Bu arada dönüş yolunda yol kenarında tarlası olan yaşlı bir amcadan 4 kilo kadar domates aldım, kilosu 1,5 liraydı...E ne var bunda diyeceksiniz, ama yaz ortasında bile Ankara marketlerinde (pazarda da durum aynıymış) domatesin güzelini (!) 3,5 liradan almak zorunda kalanlar benim bu domates alışverişi karşısında duyduğum heyecanı anlayacaktır.

Eve gelir gelmez kalite kontrol yaptım, amca sonuna kadar haketmiş o parayı, harika bir domates :)

Bu arada neden 4 kiloda kaldı hemen anlatayım, çok yağmur yağdığı için amca tarlaya girip rahat rahat toplayamadı domatesleri, biz de akşam vakti yormayalım dedik, toplayabildiği kadarını kardeşimle paylaştık. Bana kalsa tarlayı bozar getirirdim eve :)

6 yorum:

  1. her Ankara seyahatimde gidip gezeyim dediğim, ama bir türlü vakit bulamadığım Beypazarı'nın fotoğraflarını görünce nasıl sevindim anlatamam....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gizem Hanım keşke daha iyi bir fotoğrafçı olabilseydim çok daha güzle fotoğraflar çekseydim de sizlerle paylaşabilseydim. Umarım bir ara fırsat bulursunuz da oraları da görürsünüz. ankaradan çok daha güzel yerler...

      Sil
    2. canım senin adına çok sevindim çok güzel bir gün geçirmişsin
      bizimde planlarımız arasında beypazarına gimek var bu yıl kızılcahamama sık sık gittik önce piknil sonrasında hama çok keyifli oluyor :)))

      Sil
    3. saol canım, gerçekten güzel bir gündü...tekrar fırsat yaratıp bu sefer Nallıhan'a felan gitmeyi düşünüyoruz...bakalım kısmet...

      Sil
  2. tatil sonrası depresyonu bu şekerim hepimize oluyor malesef..bak en güzeli bizim gibi tatile gitmeyeceksin sonra da bezgin olmayacaksın:)))

    YanıtlaSil
  3. :) galiba haklısın Filiz'cim...

    YanıtlaSil

Gmail hesabı olmayan ziyaretçiler yorum bırakmak için lütfen Adı/Url seçeneğini seçiniz